ISSN: 0377-9777 / e-ISSN: 1308-2523
Türk Hijyen ve Deneysel Biyoloji Dergisi - Turk Hij Den Biyol Derg: 60 (2)
Cilt: 60  Sayı: 2 - 2003
ARAŞTIRMA
1.
İnfluenza Aşısı Uygulamasının Üst Solunum Yolu İnfeksiyon Sıklığı, İşgücü Ve Maliyet Üzerine Etkisi
Effect Of Influenza Vaccination On Prevalance Of Upper Respiratory Tract Infection, Work Power And Costs
Can Murat Beker, Süleyman Ceylan, Ufuk Dizer, Mahir Güleç, Volkan Özgüven, Alaaddin Pahsa
Sayfalar 33 - 38
AMAÇ: İnfluenza aşı uygulaması, bu viral hastalığın ve ciddi komplikasyonlarının önlenmesinde başvurulan başlıca yöntemdir. Bu çalışmada Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) Sağlık Astsubay Hazırlama Okulu öğrencilerinde influenza aşı uygulamasının üst solunum yolu infeksiyonu (ÜSYİ) gelişimi üzerine etkinliğinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
YÖNTEMLER: Sağlık Astsubay Hazırlama Okulu’ndan toplam 814 öğrenci 2001 yılı Kasım ayında split influenza aşısı ile aşılanmış ve aşılama öncesi ile aşılama sonrası dönem karşılaştırmalı olarak irdelenmiştir.
BULGULAR: İncelenen iki dönem arasında; ÜSYİ sıklığı, istirahat alan kişi sayısı, toplam istirahat gün sayısı açısında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmış ve aşılama sonrasında bu parametrelerde düzelme olduğu gözlenmiştir.
SONUÇ: Sonuç olarak; risk gruplarına uygun zamanda yapılan toplu influenza aşılamasının, hastalığın önlenmesinde maliyet-etkin bir yaklaşım olduğu kanısına varılmıştır.
OBJECTIVE: Influenza vaccination is the principal method for prevention on this viral disease and its serious complications. In this study, we aimed to investigate the effect of influenza vaccination on the prevalance of upper respiratory tract infection (URTI), work power and costs.
METHODS: A total of 814 students from School of Medical Officers were vaccinated with a split influenza vaccine in November 2001. Both pre- and postvaccine periods were examined comparatively.
RESULTS: Between the two periods examined; statistically significance was determined for the prevalance of URTI, the total number of students who had been given rest and total rest term. Improvements in these parameters were observed in the postvaccine period.
CONCLUSION: In conclusion, we decided that influenza vaccination applied to risk groups at convenient time is a cost-effective approach for influenza prevention.

2.
Halk Sağlığı Ve Turist Sağlığı Uygulamaları Kapsamında Turistik Bir Yörede Belediye Denetimlerinin Değerlendirilmesi
An Evaluation Of Practices In The Area Of Public And Tourist Health: An Example Of Municipality Inspections
Emine Aksoydan
Sayfalar 39 - 48
AMAÇ: Turistik yörelerde, özellikle yiyecek içecek üretimi ve satışı ile ilgili işletmelerin, besin güvenliği önlemlerini alması ve uygulaması hem o yöredeki halkın hem de turistlerin sağlığı için son derece önemlidir. Bu çalışmada, turistik bir yörede bulunan yiyecek içecek ve diğer hizmet işletmelerinin faaliyetlerinin yasalarda belirlenen kriterlere uygunluğunu kontrol etmek amacı ile ilçe belediyesi denetim ekiplerinin gerçekleştirdiği bir yıllık rutin denetimler ve sonuçları değerlendirilmiştir.
YÖNTEMLER: Çalışmanın amacı, denetimler sonucu ortaya çıkan uygunsuzlukların türü ve sıklığının saptanması; denetimlerin, uygunsuzlukların giderilmesindeki etkisinin saptanması ve işletmelere uygulanan ceza türlerinin ve sıklığının belirlenmesidir.
BULGULAR: Çalışma sonunda, bir yıl boyunca tüm işletmelerin %68’inin en az bir kez denetlendiği, en sık denetlenen işletmelerin unlu mamul üreten ve satan işyerleri ve fast-food işletmeleri olduğu belirlenmiştir. İlçedeki otel ve pansiyonlar ise yıl boyunca hiç denetlenmemiştir. Denetimler sırasında en sık rastlanan bulgular, çalışanların sağlık muayenelerinin yapıldığını gösteren sağlık karnelerinin olmaması ve işletmelerde fiyat listelerinin bulunmamasıdır.
SONUÇ: Denetimler sonunda saptanan uygunsuzluklar için en sık olarak uyarı cezası verilmiştir. Kapatma cezası ise en az verilen cezadır.
OBJECTIVE: In tourism destinations, especially food and beverage organizations have to obtain preventive measures for food safety. These measures are important to public health and tourist health. In this study, annual control records were evaluated relating to food and beverage and other organizations in a tourism destination. Annual controls were made by the municipality police and health personel.
METHODS: The purpose of this study is to evaluate the results of controls in terms of type and frequency of noncorformity found and effectiveness the controls.
RESULTS: Sixty eight percent of the organizations were controlled at least once a year. Fast food and bakery product organizations were controlled most frequently of all. Hotels and pensions were not controlled at all. Absence of personel health records and price list were the most frequent findings in most of the inspection.
CONCLUSION: Giving notifications is the most frequent method for corrections whereas closing the organizations is the least implemented method.

3.
Amprolyumun Tavşanlarda İmmun Sistemin Bazı Parametreleri Üzerine Etkileri
Effects Of Amprolium On The Some Parameters Of Immun System In Rabbits
Ender Yarsan, Selma Yazar, İsmail Kutlu, Hakan Saltaş
Sayfalar 49 - 54
AMAÇ: Amprolyum veteriner hekimlikte koksidiyozun önlenmesi amacıyla yaygın şekilde kullanılan bir ilaçtır. Bu çalışmada ilacın immun sistem üzerine olası etkileri araştırıldı. Çalışma tavşanlarda gerçekleştirildi. Deneysel çalışmalar için 4 grup oluşturuldu.
YÖNTEMLER: Grup 1 kontrol olarak tutuldu, Grup 2’ye 10 mg/kg, Grup 3’e 50 mg/kg ve Grup 4’e
100 mg/kg dozunda amprolyum ağız yoluyla verildi. Primer ve sekonder immun yanıt dönemlerinde alınan kan örneklerinde antikor titreleri (IgG ve IgM ) belirlendi.
BULGULAR: Aynı zamanda yine bu dönemlerde ilacın kan parametrelerine yönelik etkileri de tespit edildi. Bu amaçla kanda, alyuvar, akyuvar, lenfosit, nötrofil, hemoglobin, eozinofil ve hematokrit seviyeleri ölçüldü.
SONUÇ: Çalışma sonunda, amprolyumun antikor titrelerinde ılımlı bir azalmaya neden olduğu; ancak bunun istatistik olarak önemli olmadığı sonucuna varıldı.
OBJECTIVE: Amprolium is a drug that is widely used in veterinary medicine for prevention of coccidiosis. In this study, probably effects of the drug on immune system were investigated. The study was performed on rabbits. Four groups were made for experimental studies.
METHODS: Group 1 was kept as control whereas amprolium was administrated peroral to Group
2, Group 3 and Group 4 at 10 mg/kg, 50 mg/kg and 100 mg/kg respectively. Antibody titers (IgG and IgM) were determined in blood samples collected in primary and secondary periods for immune response.
RESULTS: In these periods, effects of the drug on blood parameters were determined. Red blood cells, white blood cells, lymphocytes, neutrophil, hemoglobin, eosinophil and haematochrite levels in blood were also measured for this aim.
CONCLUSION: Results show that amprolium caused slightly decreases in the antibody titers unless statistical significance.

DERLEME
4.
Türkiye Akrepleri
The Scorpions In Turkey
Özcan Özkan, K. Zafer Karaer
Sayfalar 55 - 62
Akreplerin yeryüzündeki varlığının 420 milyon yıl öncesine dayandığı fosillerden anlaşılmaktadır (1). Bu dönemlerde yaşamış yengeç görünümünde ve yaklaşık boyları iki metre kadar olan deniz hayvanı merostomata’dan köken aldığı, karaya çıkışlarının ise siliuarrian döneminde olduğu bilinmektedir (2). Akrepler genellikle tropikal ve subtropikal iklim kuşaklarında yaygın olmakla birlikte, seyahat araçlarıyla Yeni Zellanda ve Okyanus adaları hariç tüm dünyaya yayılıp yerleşmişlerdir (3,4). Akrepler karakteristik yapıları ile çok kolay tanınan ve uzunlukları 13-220 mm arasında değişen arthropodlardır (5). Yaşadıkları ortama göre saman renginden sarıya, açık kahverenginden siyaha kadar değişen tonlarda renklere sahiptir (6). Vücutları, cephalothorax (prosoma) ve abdomen olmak üzere iki bölümden oluşmuştur. Cephalothorax nispeten kısa, sırt taraftan da yekpare bir zırh (karapaks) ile örtülüdür. Abdomen, preabdomen (mesosoma) ve postabdomen (metasoma) kısımlarına ayrılır. Cephalothoraxa bütün genişliğiyle bağlanan preabdomen yedi geniş segmentten oluşur. Cephalothoraxta dört çift bacak bulunur. Kuyruk yada postabdomen ise iğne (telson) dahil olmak üzere altı segmentten oluşur. İlk beş segmenttin her biri yekpare bir kitin zırhla örtülüdür. Son segment olan telsonun içinde iki zehir bezi, ucunda da bir zehir dikeni vardır. Zehir bezlerine ait kanallar dikenin ucunda bulunan deliklerden dışarı açılırlar. Zehir nörotoksin etkili olup, genellikle avını yakalamada ve sindirimde kullanırlar. Akrepler, ormanlık bölgelerde, çöllerde, taşlık ve kayalık yerlerde yaşarlar, geceleri aktifleşerek, böcekler ve bazen de küçük rodentlerle beslenirler (5,7-9). İlkbaharda çok kısa bir dönemde erkekler, dişileri arayıp döllemeye çalışırlar. Çiftleşmeleri oldukça tehlikelidir. Akrepler vivipardır ve gebelik süreleri yaklaşık 11 aydır. Her bir dişi akrep 10-60 larva doğurur. Anne akrep yavrularını bir süre sırtında taşır. Sırttan inen yavrular yaklaşık 6-7 ay kadar annelerinin arkasında dolaşırlar. Bağımsız hayat sürmeye başladıktan 3-4 yıl sonra yetişkin hale gelirler. Akreplerin yaşam süreleri 3-8 yıldır. Yetişkin hale gelinceye kadar 6-9 kez gömlek değiştirirler; yavrular morfolojik olarak yetişkinlere benzerler (5,8,10).

5.
Peynirlerde Bulunan Biyojen Aminler Ve Biyojen Amin Oluşumundan Sorumlu Mikroorganizmalar
Biogenic Amines In Cheeses And Microorganisms Responsible For Biogenic Amine Production
Fügen Durlu Özkaya, Nezihe Tunail
Sayfalar 63 - 68
Biyojen aminler düşük moleküler ağırlığa sahip, biyolojik olarak aktif olan organik bileşiklerdir. Hayvan, bitki ve mikroorganizmaların normal metabolik aktiviteleri sonucunda amino asitlerin dekarboksilasyonu ya da aldehit ve ketonların aminasyon veya transaminasyonu ile meydana gelmektedirler (1-2). Gıdalarda biyojen amin bulunup bulunmama durumu insanlarda meydana gelebilecek toksisite nedeniyle önemlidir. Her biyojen amin için toksik doz, bireylerin detoksifikasyon mekanizmasının etkinliğine bağlıdır. Bununla birlikte peynirde bulunabilecek maksimum değerler histamin için 100 mg/kg, tiramin için 100-800 mg/kg ve feniletilamin için 20 mg/kg olarak belirtilmektedir (3). Biyojen aminlerin neden olduğu semptomlar ise yine bireylerin detoksifikasyon mekanizmasına bağlı olarak değişmekle birlikte, kızartı, kurdeşen, mide bulantısı, ateş, kusma, terleme, yüksek ya da düşük tansiyon, boğaz yangısı, susama, dudaklarda şişme, vücutta leke oluşumu şeklinde sıralanabilir (1,4-6).

LookUs & Online Makale
w