AMAÇ: Bu çalışmada, 2000-2004 yılları arasında Ankara’da Refik Saydam Hıfzısıhha Merkezi Parazitoloji Laboratuvarına başvuran hastalarda saptanan barsak parazitlerinin durumunun retrospektif olarak değerlendirilmesi yanı sıra önceki yıllarla ve diğer çalışmalarla karşılaştırılması amaçlanmıştır.
YÖNTEMLER: 10417 dışkı örneğine nativ-lugol, çinko sülfat yüzdürme, formol-eter çöktürme yöntemleri uygulanmış ve şüpheli durumlarda trikrom ve modifiye Kinyoun asit-fast boyama yöntemleri ayırıcı tanı amacıyla kullanılmıştır.
BULGULAR: İncelenen 10417 dışkı örneğinin 1326 (% 12,73)’sında bir veya birden fazla parazit saptanmıştır. Altıyüz yirmi üç (%5,98) kadın ve 703 (%6,75) erkekte parazit bulunmuştur. En çok Blastocystis hominis (% 6,60), Giardia intestinalis (% 2,75), Entamoeba coli (% 2,57) ile Entamoeba histolytica/ dispar (% 2,51)’a rastlanmıştır.
SONUÇ: Barsak paraziti saptanmasında sosyo-kültürel gelişmeye bağlı olarak önce yıllara kıyasla düşme eğilimi olmasına karşın paraziter hastalıklar halen ülkemiz için önemli bir halk sağlığı problemidir.
OBJECTIVE: In this study, it was aimed to evaluate the prevalence of intestinal parasites of the patients who applied to Parasitology Laboratory of Refik Saydam National Public Health Agency in Ankara province from 2000 to 2004 retrospectively; and compare with the previous years and other studies.
METHODS: Native-Lugol and the zinc sulphate flotation methods were performed to the 10417 stool samples and suspected samples were examined by trichrome and modified Kinyon’s acid-fast staining to confirm the results.
RESULTS: One or more pathogenic parasites were found in 1326 (12.73%) of the 10417 stool samples. Six hundred twenty three (5.98 %) female and 703 (6.75 %) male have parasites. The most common parasites detected were Blastocystis hominis (6.60%), Giardia intestinalis (2.75%), Entamoeba coli (2.57%) and Entamoeba histolytica/ dispar (2.51%).
CONCLUSION: Even though the incidence of parasitic infections tends to decrease due to socio-cultural improvement in Turkey compared with the previous years, they are still one of the important public health problems in our country.