GİRİŞ ve AMAÇ: 8 Mayıs 2014 tarihinde, Afyonkarahisar Halk Sağlığı Müdürlüğü; Sandıklı ilçesi Akharım Beldesinden, il merkezi ve ilçedeki hastanelere karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal şikâyetleriyle başvuranların sayısında artış olduğu ve salgın süresince 395 kişinin sağlık kuruluşlarına başvurduğu bildirmiştir. Çalışma, salgının nedenini saptamak, bulaş yolunu belirlemek, koruma- kontrol önlemlerini almak amacıyla yapılmıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Vakaları bulmak için hastane kayıtları incelenmiştir. Akharım beldesinden 05-12 Mayıs 2014 tarihleri arasında sağlık kuruluşlarına başvuran ve akut gastroenteritle ilişkili ICD-10 tanı kodlarıyla (A09, R11, ya da K52) kaydı yapılanlar şüpheli vakalar olarak tanımlanmıştır. Bu şüpheli vakalar arasından “İshal veya kusması olanlar” olası vaka olarak tanımlanmıştır.
Salgının nedeninin kanalizasyon ve yağmur suyu sızıntılarıyla kirlenmiş şebeke suyu olduğu hipotezini test etmek amacıyla vaka-kontrol çalışması yapılmıştır. Veriler; sosyodemografik özellikler, semptomlar, hastane başvurusu, semptom başlama zamanı, içme-kullanma suyu tüketimi, hijyen alışkanlıkları bilgileriyle ilgili toplam 24 sorudan oluşan anket formuyla yüzyüze toplanmıştır. Etken tespiti için gaita ve su örnekleri alınmıştır. Ayrıca vaka sayısındaki değişimle ilçe yağış değerlerindeki değişim karşılaştırılmıştır.
BULGULAR: Araştırmada 292 vaka ve kontrolüne ulaşılmıştır. Atak hızı kadınlarda (%17,7) erkeklerden (%10,9) daha yüksektir. Şüpheli vakaların yaş ortancası 19 yıldır (En küçük-En büyük: 11 ay-87 yıl). Vakalar tüm yaş gruplarında görülmüş, en yüksek atak hızı 10-14 yaş grubunda (%32,6) saptanmıştır. Olası vakalarda en sık görülen semptomlar; karın ağrısı (%89,8), ishal (%89,8), bulantı (%80,9), kusma (%70,3), ateştir (%67,5). Vakalarda kontrollere göre; musluk suyu içme tahmini rölatif riski 113,5 (%95 GA= 32,9- 694,0); mahalle çeşmesi suyu içme tahmini rölatif riski 0,10 (%95 GA: 0,04-0,3); kaynak suyu içme tahmini rölatif riski 0,10 (%95 GA: 0,02-0,30) ve damacana suyu içme tahmini rölatif riski 0,03 (%95 GA: 0,004-0,093) bulunmuştur. Damacana suyu içmek referans olarak kabul edildiğinde; vakalarda kontrollere göre musluk suyu içme 91 kattır (ORadj=91,1, %95GA: 12,4-666,4). İncelenen 9 adet gaita örneğinden ikisinde Norovirüs GI ve GII tespit edilmiştir. Bölgede içme-kullanma suyu olarak yüzeysel kaynakların kullanıldığı öğrenilmiştir. Şebeke suyu hattında da sızıntılar olduğu görülmüştür. Alınan 16 su örneğinin 11’inde total koliform sayısı yüksek bulunmuştur. Bütün su örneklerinde serbest klor düzeyi 0 ppm olarak saptanmıştır.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Salgının, şebeke suyu kaynaklı olduğu düşünülmüştür. Şebeke suyu sisteminin gözden geçirilmesi, onarılması ve su kaynağı olarak yer altı sularının kullanılması ve suyun düzenli klorlanarak halkın kullanımına sunulması önerilmiştir.
INTRODUCTION: On 8 May 2014, a increase in gastroenteritis cases was reported from Akharım town, in Afyon Province, affecting 395 persons. We investigated the outbreak to determine its scope, source and mode of transmission and to recommend control measures.
METHODS: We reviewed medical records for case-finding. A suspected case was diagnosis with gastroenteritis-related ICD-10 codes (A09, R11, or K52) in Akharım town, resident during the likely exposure time. A probable case was a suspected case with onset of diarrhoea or vomiting. To test our hypothesis that “the source of the outbreak is the tap water contaminated with sewage and rain water”, we conducted a case-control study. Data; sociodemographic characteristics, symptoms, hospital admissions, symptom onset time, were collected by a face-to-face questionnaire consisted of 24 questions related to drinking-water consumption information. We collected stool and water samples for identify the agent. We also compared the change in rainfall districts with changes in the number of cases.
RESULTS: We have reached 292 cases and control in the study. Attack rate in women (17.7%) is higher than men (10.9%). The median age of suspected cases was 19 years (Min-Max: 11 months-87 years). Cases were seen in all age groups, the highest attack rate was in the 10-14 age groups (32.6%). The most common symptoms of possible cases were abdominal pain (89.8%), diarrhoea (89.8%), nausea (80.9%), vomiting (70.3%), and fever (67.5%). When compared to controls; drinking tap water was 113.5 (95% CI: 32.9-649.0); neighbourhood water was 0.10 (95% CI: 0.04 to 0.25); drinking spring water was 0.10 (95% CI: 0.02 to 0.30), and bottled water was 0.03 (95% CI: 0.004 to 0.093) times higher in cases.
When taking bottled water as reference; drinking tap water was more than 91 times higher in cases than controls (ORadj=91.1, 95% CI: 12.4-666.4). Two of nine stool samples were tested positive for Norovirüs GI-GII. In the region; superficial water has been used as water source. Of water samples 85% were tested positive for E. Coli and coliform bacteria. Town’s water supply came from surface water sources, and there were leakages from the pipeline system. Total coliform was found in 11 of 16 water samples. Free chlorine level was 0 (zero) ppm in all samples.
DISCUSSION AND CONCLUSION: Drinking contaminated tap water caused this outbreak. We recommended that the water treatment system should be thoroughly inspected, repaired and ground water sources should be used for the water supply. Regular chlorination of water supply was provided.